Tavus Kuşunun Ayakları

Yeryüzündeki en güzel tüylü hayvanın tavus kuşu olduğu söylenir. Rengarenk kanatlarını açtığında bu güzelliğe hiç kimsenin kayıtsız kalamayacağı dile getirilir. Onunla ilgili şöyle bir hikâye anlatılır:

Hayvanlar âleminde güzelliğiyle bunca şöhrete sahipken, diğer bütün kuşlar onun yerinde olmak için âdeta can atarken tavus kuşu devamlı mahzûn ve başını önüne eğmiş bir şekilde düşünüp durmaktadır. Oysa normal şartlarda bu güzelliğe sahip olan birinin çok mutlu ve neşeli olması beklenir. Ama gelin görün ki o güzelim tavus kuşu âdeta yas tutmaktadır. 

Peki bu kocaman cüsseli ve o güzelim kanatlarını açtığında sanki bir gökkuşağını andıran hayvanı böylesine hüzünlendiren nedir? Tavus kuşunun çelimsiz bacakları ve çirkin ayakları vardır. Bu güzel hayvancağız da kendisine çirkin görünen bacaklarına bakıp bakıp üzülür. Bundan dolayı da güzel tüylerini, rengarenk kanatlarını, herkesin kendisine hayranca bakışını umursamaz. Çünkü bacakları, ayakları hiç de güzel değildir. Halbuki kanatlarıyla örttüğü için kimsenin onları gördüğü de yoktur. Kaldı ki bu olağanüstü güzelliğin içinde kimsenin o çelimsiz bacaklarıyla ilgileneceği de yoktur. Ama tavus kuşu bunların hiç birisine aldanmaz. Başkalarının onu bilmemesi bir hakikati değiştirmez. Çünkü çirkin ayakları vardır ve bu, onun neşesini kaçırmak ve başını önüne eğdirmek için yeterlidir.

İnsan da böyle olmalıdır. Güzelliği kendinden bilmemeli, hata ve noksânlarını araştırıp bulmalıdır. Kendisinde ne kadar güzellik ve ön plana çıkarılmaya değer özellik bulunursa bulunsun o günâhlarıyla meşgul olmalıdır. Kendisini başkasından üstün görmemeli ,ne kadar iyi olursa olsun kendinde bir "çirkin ayak" bulmalıdır.

Dr. Ravza CİHAN

İl Müftü Yardımcısı